İskele Standarda Kavuştu

İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasında yapılan değişikliklerle birlikte inşaatlarda kullanılan iskelelere de standart getirildi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasında yapılan değişikliklerle birlikte inşaatlarda kullanılan iskelelere de standart getirildi. İskele üretiminin yeni bir çerçeveye oturmasıyla birlikte H.İbrahim Demir, ünlü futbolcu Bekir İrtegün ve kardeşi Fatih İrtegün’ün geçtiğimiz yıl birlikte kurdukları iskele üretimi ve iskele kiralama şirketleri kısa sürede sektörün aranan firmaları haline geldi.
BH Demir Yönetim Kurulu Başkanı ve Mirler İskele Yönetim Kurulu Üyesi H.İbrahim Demir, yeni yasayla birlikte iskele üretiminin standart kavuştuğunu ve sektör haline geldiğini söyledi.
BH Demir Yönetim Kurulu Başkanı ve Mirler İskele Yönetim Kurulu Üyesi H.İbrahim Demir, yatırım süreçlerini, iskele üretimi ve uygulamalarında yaşanan değişimi, sektöre dair öngörülerini anlattı.
H.İbrahim Demir
1982 Gaziantep doğumludur. Gaziantep Üniversitesi İşletme bölümü mezunudur. Uzun yıllar otomotiv sektöründe satış danışmanı ve yöneticilik yaptıktan sonra ortakları ile birlikte inşaat iskelesi üretimi ve kiralama sektörüne yönelik yatırım yapmıştır.
İskele sektörüne girmeye nasıl karar verdiniz?
Babam Hüseyin Doğan Bey, 1960’dan 2004 senesine kadar inşaat sektörünün içerisindeydi. Gaziantep, Adana, Adıyaman Çimentonun Güneydoğu bayiliğini yapıyorduk. Birlikte çalışıyorduk ama 2001 yılındaki ekonomik krizle birlikte ben otomotiv sektörüne yöneldim. Otomotiv sektöründe uzun süre hem çalıştım hem yöneticilik yaptım. Tabii hep kendimiz bir şeyler yapmak istiyorduk. Geçmişten gelen bir inşaat altyapısı da vardı. Geçtiğimiz yıl Ocak ayında babadan gelen o altyapıyla birlikte inşaat sektörünün bir kolu olan iskele üretimi ile inşaat sektörüne tekrar dönmek istedik. Spor camiasının yakından tanıdığı, futbol yaşamına Başakşehir Futbol Kulübü’nde devam eden Bekir İrtegün ve kardeşi Fatih İrtegün ile birlikte çıktık bu yola. Bekir Bey hep Gaziantep’e bir yatırım yapmak, şehre hizmet edecek bir değer kazandırmak istiyordu. İskele alanında İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) yönetmeliğinde yapılan değişikliklerle birlikte tamamen yeni yasaya uygun üretim tesisi kurduk. Şubat ayında da Gaziantep’te bir ihtiyaç olduğunu görerek kiralama şirketimizi faaliyete geçirdik. Yatırımlarımızın tamamını da öz sermayemizle gerçekleştirdik.
Mirler İskele’nin üretim faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
Mirler İskele 4. Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapıyor. Üretim ve kiralama şirketimize yaklaşık 10 milyon TL civarında bir yatırım gerçekleştirdik. Daha çok iç piyasa ve İsviçre ağırlıklı çalışıyoruz. Aylık yaklaşık 25 -30 bin metrekareye yakın iskele üretimi yapabiliyoruz.
Yılsonu hedefleriniz nelerdir?
Yılsonu itibarıyla kiralamadaki kapasitemizi 50 bin metrekare daha artırmayı planlıyoruz. Haliyle fabrika kapasitemizde artacak.
Sektörün ülkemizdeki ve Gaziantep’teki hacmini değerlendirecek olursanız neler söylersiniz?
Gaziantep’te bu işi profesyonel anlamda yapan bizimle birlikte bir firma daha var. Maalesef merdiven altı tabir edilen üretim şekilleri de bulunuyor. Onlar yeni yasaya uygun olmayan, birkaç katlı binalarda kullanılabilecek ürünler üretiyorlar. Ama Gaziantep’in bu sektördeki önü çok açık görünüyor. Bence Gaziantep inşaat sektöründe ülkemizde üçüncü sırada geliyor. İnşaat sektörü böylesi büyük bir şehirde de iskele sektörünün gelişimi de doğal bir süreç olarak değerlendirilebilir.
İş güvenliğinde yapılan değişiklikler inşaatçıları ve özellikle sizin sektörünüzü nasıl etkiledi?
İnşaat sektöründe maalesef kazalar ve ölüm vakaları çoğu zaman haberlerde yer alıyor. Tabii bu çok üzücü ve hepimizi derinden etkiliyor. Bu nedenle en başta önlem ve tedbir almak geliyor. Biz de zaten şirket olarak kuruluş sürecimizde tüm üretimimizi yeni yasaya uygun olarak yapılandırdık. Daha önceleri ahşap iskele kullanılıyordu ki, bu kışın kayma, düşme gibi çok fazla riski beraberinde getiriyordu. Güvenli bir uygulama değildi ve yerini demir iskeleler aldı. Ama orada da atlanan bir durum vardı. Orda da boya kullanılıyordu ve haliyle boya da paslanma yapabiliyordu. Yeni yasayla birlikte galvaniz zorunluluğu geldi. Sac kalınlıkları artırıldı, emniyet tedbirleri artırıldı, iskelelerin elektrikle bağını kesmek için topraklama zorunlulukları geldi. Biz bu hizmetlerin hepsini veriyoruz. Toprakla buluştuğu anda iskelenin ayar millerinin altına ahşap kullanıyoruz. Gaziantep zaten bu anlamda beklenti içerisindeydi. Bu yatırım da yerinde ve güzel bir yatırım oldu.
Maliyetlerde haliyle bir artış oldu sanırım…
Tabii ki maliyetler arttı. Ama önce can güvenliği geliyor. Önceden ahşap iskele kuruluyordu. Ahşap iskelenin maliyeti çok daha düşüktü. İlk başlarda fiyatların yüksek olması yadırganmış olsa da, güvenlik konusu dikkate alındığında bunun bir gereklilik olduğu görülmeye başladı. Çok güzel dönüşler de aldık.
İskele işi tam manasıyla bir sektör haline geliyor diyebilir miyiz?
Önceden tahtadan, ahşaptan iskele yapılırken yeni uygulama ve yaptırımlarla birlikte iskele işi bir sektör haline geldi. Daha önce harcıalem yapılırken şimdi profesyonelleşme başladı. Denetlenmeyen, kayıt dışının yüksek olduğu, vergisiz, kayıtsız yapılan bu iş, şu an tümüyle kayıt altına alınan bir iş kolu haline gelmeye doğru yol almaya başladı.
Kiralama ayağını nasıl yürütüyorsunuz? Süreç yönetimini nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
Müteahhit firmalarımız inşaatın kaba kısmı dediğimiz bölümü bitirdikten sonra, binanın dış cephesinde çalışmak için iskele kurulmasına ihtiyaç duyuyorlar. Bizimle irtibata geçiyorlar. Binanın ölçüleri alınıp, kullanılacak iskele miktarı belirleniyor. Mevsim şartları da uygun olursa kiralama süresi yaklaşık 3 ay gibi bir sürede tamamlanmış oluyor. Tabii projelerin büyüklüğüne göre bir yıl ve üzeri kiralamalar da oluyor. Örneğin şu anda Adıyaman AVM Park projesinin işini aldık ve orada iskelemiz 11 ay kalacak.
Kutu
İstanbul’da Ocak ayı içerisinde Uluslararası İskele Fuarına katıldık. Beklentimizin çok üzerinde talep aldık. Hava şartlarının olumsuz olmasına ve bölge şartlarına rağmen düşündüğümüzün çok ötesinde bir fuar oldu. Çünkü iskele işinde Türkiye’de yerli firma sayısı çok az. Almanya ve Hollanda firmaları bu pazara çok hakimler. Tabii önce bizi de yabancı bir firma sandılar ama Türk firması olduğumuzu öğrenince çok fazla ilgi almaya başladık. Siparişler aldık ve geriye dönüşleri çok güzel oldu.
Üretmiş olduğunuz iskeleler kaç kata kadar kullanılabiliyor?
Bizim şu anda üretmiş olduğumuz iskeleler 24 kata kadar firmalara çalışma imkanı sağlıyor. Yaklaşık 75 metre yüksekliğe kadar iskele kurabiliyoruz. Zaten 75 metrenin üzerindeki projelere kule vinç kullanılıyor. Ayrıca bizim kurduğumuz iskelelerde bisikletle binip binanın dört tarafını dolanabilirsiniz. Bu her kat için geçerlidir. Kurmuş olduğumuz merdivenleri de yasa gereği, göstermelik olsun diye kurmuyoruz. Tam güvenlikli merdivenlerle binanın dört bir yanına merdivenle de ulaşabiliyor.
Ben otomotiv sektöründe devam Ederken Bekir İrtegün ile bir yatırım arayışı içerisindeydik. Önce tüm otomobil markalarına hizmet verecek üst konsept bir plaza ve servis kurmayı düşündük. Yatırım maliyetlerini hesapladık, yer arama aşamasındayken Fatih Bey, iskele konusunu araştırdığını ve böyle bir iş kurmayı düşünüp düşünmeyeceğimizi sordu. Zaten proje Fatih Bey tarafından tüm yönleriyle hesaplanarak önümüze de gelmişti. Bekir Bey’in Pazar günü Adana’dan uçağı kalkacaktı, biz o gece bir araya geldik. Bu işi artı ve eksileri ile konuştuk, karar verdik ve ertesi gün şirketi kurduk.